Yıllardır yörüngede vazife yapan Milletlerarası Uzay İstasyonu, şimdiye kadar birçok astronota konut sahipliği yaptı.

Ayrıca NASA ve SpaceX üzere birtakım şirketler, gelecekte Ay ve Mars’a beşerli seferler düzenlemeyi amaçlıyor. Pekala uzun mühlet uzay ortamına maruz kalmak insan sıhhatini nasıl etkiliyor?

Astronotların kanlarında mutasyon tespit edildi

Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi’nden (NASA) 14 astronotun kanlarında DNA mutasyonu tespit edildi. Bu nedenle uzmanlar, kanser riskine karşı astronotların daima izlenmesi gerektiğini söylüyor.

NASA’da 1998 ve 2001 yılları ortasında ortalama 12 gün süren uzay vazifelerinde yer alan 14 astronot çalışmaya katıldı. Bunların yüzde 85’inin erkek olduğu ve altısının uzay ajansı için birinci misyonlarında yer aldığı belirtildi.

Araştırmacılar, astronotlardan iki kere, uzay uçuşundan on gün evvel ve iniş gününde, tam kan örnekleri ve inişten üç gün sonra yalnızca bir kere toplanan beyaz kan hücrelerini topladı. Bu numuneler, eksi 80 derecede donduruldu ve 20 yıl boyunca dokunulmadı.

New York’taki Kardiyovasküler Araştırma Enstitüsü’nden Prof. Dr. David Goukassian, “Astronotlar, birçok faktörün somatik mutasyonlara, en değerlisi uzay radyasyonuna yol açabileceği çok bir ortamda çalışıyorlar, bu da bu mutasyonların klonal hematopoeze dönüşme riski olduğu manasına geliyor.” dedi.

Bilim insanları, çalışma kapsamında 17 CH-sürücü genindeki 34 mutasyonu tanımlamak için biyoinformatik tahlilinin yanı sıra DNA dizilimi kullandı.

En yaygın mutasyonlar, tümör baskılayıcı bir protein üreten bir gen olan TP3’te ve akut miyeloid lösemide en sık mutasyona uğramış genlerden biri olan DNMT3A’da meydana geldi.