Aslıhan Altay Karataş – Kovid-19 salgını gölgesinde önceki yıl gerçekleşen BM Genel Kurulu’nun bu yıl yüksek katılımla gerçekleşmesi bekleniyor.

Rusya-Ukrayna savaşı sürerken yapılacak olan 77.BM Genel Kurulu’nun, son dönemdeki en kritik genel kurul toplantılarından biri olacağı ifade ediliyor.

İlk oturum Genel Kurul Başkanı Csaba Korosi başkanlığında 13 Eylül’de yapılacak, dünya liderlerinin katılacağı üst düzey çalışmalar ise 20 Eylül’de başlayacak ve dünya liderleri Genel Kurul’a hitap edecek.

Kurula seslenecek

BM Genel Kurulu çalışmaları nedeniyle 17-22 Eylül tarihlerinde ABD’ye ziyarette bulunacak olan Erdoğan’ın, 20 Eylül Salı günü altıncı sırada Genel Kurul’da konuşma yapması bekleniyor. Erdoğan Genel Kurula hitabında en önemli mesajını, terörle mücadele konusunda verecek.

Geçtiğimiz günlerde ABD’nin Türkiye sınırına 20 kilometre mesafede PKK terör örgütünün Suriye’deki uzantısı YPG’ye askeri eğitim verdiği ortaya çıkmıştı. Amerikan askerleri tarafından YPG’lilere “omuzdan atılan güdümlü füzelerin zırhlı araçlara karşı kullanımı” eğitimi verilmesine ilişkin soru üzerine Erdoğan, “Maalesef Amerika’nın bugüne kadar attığı yanlış adımlar devam ediyor. Adını ‘Suriye Demokratik Güçleri’ olarak koyuyorlar. Yani bu bir kamuflajdır. BM Genel Kurulu’nda eğer Sayın Başkanla bir görüşme fırsatı bulursak orada da bu konuyu kendileriyle tekrar görüşeceğim” eleştirisini dile getirmişti.

Türkiye’nin rolü

Erdoğan’ın bir diğer önemli mesaj ise Rusya-Ukrayna Savaşı ile ilgili olacak. Erdoğan, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sonlandırılmasında Türkiye’nin başlattığı İstanbul Süreci’nin kritik rol üstlenebileceğini, barış müzakereleri için bir zemin oluşturabileceğini vurgulayacak. Tahıl Koridoru Anlaşması’nın imzalanmasında Türkiye’nin anahtar ülke olduğuna işaret edecek olan Erdoğan, bu anlaşmanın bir model olabileceğini ve Türkiye’nin diğer küresel ve bölgesel sorunların çözümünde de önemli rol üstlenebileceğini ifade edecek.

Erdoğan, istikrarlaştırıcı güç Türkiye’nin “merkezi ülke” olarak konumlanmasına vurgu yaparak, sadece Rusya-Ukrayna krizinde değil, mülteci meselesinde de merkezi bir rol oynadığının altını çizecek. Bu kapsamda Avrupa’daki enerji krizine de değinecek olan Erdoğan, Rusya’ya yönelik yaptırımları nedeniyle doğal gaz kriziyle karşı karşıya kalan Avrupa’da enerji sorununun çözümü noktasında yine Türkiye’nin merkezi bir ülke olarak öne çıkabileceğini belirtecek.

BM reformu önerisi

Erdoğan, konuşmasında “Dünya 5’ten büyüktür” sloganıyla ifadesini bulan BM reformu önerisine de ayrı bir parantez açacak.

“Daha Adil bir Dünya Mümkün” kitabında da anlattığı reform önerisini BM kürsüsünden yineleyecek olan Erdoğan’ın, bunun yanı sıra Suriye ve mülteci meselesi, Doğu Akdeniz ve Ege, Filistin meselesi, iklim değişikliği konularında da mesajlar vermesi bekleniyor.